Naziler UFO Yaptı mı? Nazilerin UFO Projesi ve Teknolojisi

Almanya’da yayınlanan bilim dergisi PM’nin yer alan makaleye göre, Nazi bilim adamları uçan dairelere benzer hava araçları geliştirmeyi başardı. Adolf Hitler’in emriyle İkinci Dünya Savaşı döneminde geliştirilen araçların, İngiltere semalarında görüldüğüne dair raporlar olduğu yazılan makalede, tanıkların Thames Nehri üzerinde uçan diskler gördüklerine dair ifadeler verdiği belirtildi. Otto Habermohl ve Rudolf Schrieveradlı Alman mühendislerin geliştirdiği uçan daire projesinin 1942-1943 seneleri arasında Prag şehrindeki bir üste yürütüldüğü ve nazi bilim adamlarının burada en az 15 prototip geliştirdiği ifade ediliyor.

Uçan daire projesini ilk kez nazilerin ürettiği ancak hayata geçiremediği, günümüzde görülen uçan cisimlerin ise nazilerin projesini çalan ABD tarafından üretildiği öne sürülüyor. 1950 tarihli Alman belgelerine göre, 1943 yılında Avrupa dışında orduları gerilemeye başlayan Hitler, çareyi “Pseudonym 7” adlı kanatsız uçaklar geliştirmekte buldu. Andreas Epp adlı bir mühendisin tasarımı, Hitler’e bağlı “Schriver-Habermol Ve Miethe Beluzzo Geliştirme Grubu” tarafından hayata geçirildi. “Konvansiyonel Teknikle İşleyen Turbo Motorlu Kanatsız Uçak” olarak adlandırılan hava araçları radara yakalanmıyor ve yakınındaki elektronik frekansları karıştırarak devre dışı bırakıyordu. Sovyetler’in gizli servis haberleşmesinde kullanılan Rus kripto cihazlarını geliştiren mühendis Anatoliy Klepov, Hitler’in uçan dairelerinin günümüzde ABD ve Ruslar tarafından kullanıldığını idia ediyor. Klepov’a göre Hitler’in yenilgisinden sonra Sovyet Yönetimi Moskova’ya 25 vagon, ABD ise Washington’a 50 vagon özel cihaz ve arşiv belgeleri taşıdı.  Anatoliy Klepov, “ABD bu projeyi uyarlayarak yeni uçaklar üretti. Araçların fenomen olarak kalması için de çok sayıda uydurma hikaye senaryolandı. Bugün insanların ‘UFO’ dedikleri bu araçlardan başka bir şey değil” dedi.

1957’de İngiliz Havacılık Bakanlığı’nın iki sayfalık bir belgesinde yazılanlara göre, nazilerin uçan daireleri 12 bin metre yükseklikte 2012 km/saat sürat yapabiliyorlardı. 8 Haziran 1967 tarihli bir FBI raporunda, eski bir nazi mensubundan nazilerin uçan daireler yaptığının öğrenildiği belirtilmişti. Savaş sonrasında müttefik kuvvetlerinden nazilere esir düşen bazı tutsaklar, o tarihlerde Almanya’da “beş metre çapındaki gümüş renkli uçan bir cismi” birkaç değişik yerde ve zamanda gördüklerini söylemişlerdir. ABD’nin Roswell kasabasında 8 Temmuz 1947 tarihinde düştüğü belirtilen uçan dairenin aslında bir nazilerin ürettiği uçan daire olduğu ifade edildi. Bu uçan daire Nazi Almanya’sı döneminde istihbarat toplamak amacıyla ve kalkmak için uzun mesafeye gereksinim duymayıp dikey yükselebilen bir hava aracı hedeflenerek tasarlanan bir araçtı. Nazilerden elde edilen bilgi ve belgelerle birlikte bir uçandaire prototipi de savaşın bitimiyle beraber Roswell olayından yalnızca 2 sene önce 1945 yılında ABD’ye götürüldü. Aralarında Nazi Almanya’sında savunma projeleri ile önemli bir konum edinen General Hans Kammler’ın da bulunduğu bilim adamları sayesinde, ABD ordusunun bu teknolojiden yararlanıp yeni bir hava aracı ürettiği öne sürülüyor.

Nazilerin bir uzay programı yürüttüğü ve dev UFO’larla ilk önce Antarktika, ardından da uzaya seyahat ettkileri yönündeki iddialar, 2. Dünya Savaşı’nın sonra tartışılmaya başlanmıştı. ABD’li bilim kurgu yazarları Robert. Heinlein, 1947 yılında yazdığı kitabında, nazilerin Ay’da üssü olduğu iddiasını öne sürmüştü. Almanlar, Wernher von Braun gibi önemli bilim adamlarına sahipti. Ancak aklında uzay keşfi olan von Braun’un dehası her zaman daha güçlü bir roket geliştirilmesi için kullanıldı. Almanların uzay programına olan ilgisi Nazi dönemi öncesinde başlamıştı. Adolf Hitler’i Almanya’nın lideri olması için destekleyen ve Nazi partisinin kurulduğu günden itibaren arkasında olan Thule örgütü, elektro manyetik yerçekimi motorları geliştirmeye çalışıyordu. Yerçekimine karşı koyabilen uzay araçları ilk kez 1935’de Hauneburg kasabasında test edildi. Ünlü Alman fizikçi Hermann Oberth’in, uzayda yolculuğun gerçekleştirilebileceğini ileri sürdüğü yıllarda, Almanlar Haunebu adını verdikleri uzay araçlarının projesine başlamıştı bile. Nazilerin esir ettiği Avusturyalı deha Viktor Schauberger, 1939 yılında Haunebu–1 uçan dairesinin yerden yükselmesini sağlayan kişi oldu. Ancak ilerleyen yıllarda savaşın gidişatının değişmesi için V-2 gibi büyük silahlara ihtiyaç duyulması, Schauberger’in çalışmalarını geri planda bıraktı. 2. Dünya Savaşı’nın kaybedilmesinden sonra, nazi bilim adamları ABD ve Sovyetlerin uzay programlarına öncülük eden isimler oldular.

Hitler’in savaşın sonlarına doğru tüm kaynaklarını daire şekline sahip, çok yüksek hızlara erişebilecek savaş araçlarına yönlendirdiğine dair belgeler vardır. Haunebu olarak bilinen bu uçan diskler Hitler tarafından kullanılmaya fırsat verilmeden savaş sonuçlandırılmıştı. Almanya’nın işgalinden sonra İngilizler ve Amerikalılar, nailerin gizli arşivlerinde, iki adet Haunebu II prototipi ve bir adet Vril-1 prototipine ait fotoğrafların yanında Vril ve Haunebu uçan daireleri serilerine ait versiyonların ayrıntılı planlarını ele geçirdiler. Boyut atlaması ve zamanda yolculuk konularla yakından ilgilenen naziler bu ve benzeri teknolojilerin araştırılması için Tibet ve Hindistan taraflarına “Vimana” olarak bilinen, destanlarda adı geçen uçan araçların tarih öncesi kayıtlarının incelenmesi amacıyla bir ekip gönderdiği iddia edilmiştir. Naziler tarafından ilk üretilen prototipler beklenildiği kadar başarılı olmasa da devam eden çalışmalarla birlikte “V-7” adlı uçan daireyi  üretmeyi başarabildiler. 20 km’ye kadar yükselebilen V-7, 12 metre çapa sahipdi ve 3000 km/saat hıza ulaşabiliyorlardı. V serisinin devamı olarak savaşın ilerleyen yıllarında Hitler, kanatsız ve kendi etrafında dönen uçakların üretimine başlayacağını belirtti. Bu araçları üretmek için Prag’a kurulan fabrika, hatalar sebebiyle uçakları üretmeyi başaramadı ve savaşın son günlerinde prototip ve planlarıyla beraber yok edildi.