Dinozorlar Nasıl Yok Oldu? Dinozorların Soyu Nasıl Tükendi?
Dinozorların soyunun ortadan kalkmasını göktaşı çarpması ile açıklayan teoriler ilk kez 1980’de ortaya atıldı. Bu konuda farklı olasılıklar gözönünde bulunduruluyor: Dinozorlar çarpmanın etkisiyle hızla mı yok oldular; yoksa çarpma sırasında zaten sayıları azalmakta mıydı; ya da çarpma dinozorlar ortadan kalktıktan sonra mı gerçekleşti? Dünya tarihinin bilinen en büyük toplu ölümüne sahip olan gök taşı, Meksika Körfezi’ne isabet etmiş ve dinozorların dışında pek çok canlı türünün gezegenden silinmesine neden olmuştu. Dinozorların soyunun 65 milyon yıl önce ortadan kalkmasının sebeplerini araştıran 41 bilim adamından oluşan ekip, bu canlıların dev bir meteorun dünyaya çarpması sonucu yeryüzünden silindiği tezinin kesin olduğunu açıkladı. Bilim adamları 20 yıldır yapılan tüm araştırmaları değerlendirerek bu sonuca ulaştıklarını belirttiler. Amerika’da düzenlenen 41’inci Ay ve Gezegen Bilimi Konferansı’nda açıklanan analize göre 65 milyon yıl önce dünyaya 15 kilometre büyüklüğünde meteor düştü. Meksika’nın Yukatan Yarımadası’ndaki Chicxulub’a düşen meteor sebeiyle atom bombasından 1 milyar kat daha büyük bir patlama meydana geldi. Bu patlama yüzünden dinozorlar ve suda yaşayan dev sürüngenler de dahil olmak üzere dünyadaki tüm canlıların yarısından fazlası yok oldu. Çarpmanın hemen ardından dünyada geniş çaplı yangınlar, kıtaların şeklini değiştirecek büyüklükte depremler ve toprak kaymaları meydana geldi. Sonra da tsunamiler oluştu. Bu da çarpışmanın ardından hayatta kalan dinozorların çoğunun sonunu getirdi. Meteor, bir mermiden 20 kat daha büyük hızla dünyaya çarptı. Tıpkı atom bombası gibi ufukta dev ateş topu oluştu ve atmosfere büyük bir hızla moloz ile duman yığını karıştı. Bu yığın kısa sürede tüm atmosferi kapladı. Güneş ışınları bu moloz ve duman yığınından geçip dünyaya ulaşamadı. Bu sebeple de küresel kış ve buz devri başladı. Hayatta kalan son dinozorlar da hava koşullarına ayak uyduramayıp hayatını kaybetti.
Teksas Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya göre, dinozorları öldüren göktaşı sanılandan 4 kat daha büyük. 40 km. genişliğindeki meteor, 65 milyon yıl önce Hint Okyanusu’na düştü. Daha önce Meksika’nın Yucatan Yarımadası’na düşen 10 km genişliğindeki bir başka meteorun dinozorların neslini tükettiği düşünülüyordu. Hindistan’ın batısında, okyanusun 4800 metre derinliğinde yattığı saptanan meteor ve onun neden olduğu çukura Hint tanrıçası Şiva’nın adı verildi. Teksas Üniversitesi’nden bilim adamı Sankar Chatterjee, “Eğer bizim fikirlerimiz doğruysa bu dünyanın en büyük krateri. Dinozorların soyu bu yüzden yok oldu” dedi. “Science Daily” dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre, dinozorların soyunun yok olmasına yol açtığı düşünülen bir göktaşının çarpmasıyla Hindistan’daki volkanik patlamalar, aynı dönemde meydana geldi. California Üniversitesi’nden jeologlar, 65 milyon yıl önce dünyaya çarpan göktaşının etkisiyle Hindistan’daki volkanik patlamaların hız kazandığına ve bu iki felaketin dünya genelinde Richter ölçeğine göre 9 ve üzerinde depremlere neden olduğuna dair kanıtlar buldu. Uzmanlar, yüz binlerce yıl süren volkanik patlamalar ve sebep olduğu depremlerin dinozorlar dahil pek çok kara ve deniz memelisinin dünya üzerinden silinip gitmesine neden olduğunu savundu.
Almanya’da Potsdam İklim Etki Araştırmaları Enstitüsü bilim adamları, dünyaya çarptıktan sonra o dönemde hakim tür olan dinozorları yok eden gök taşının canlı yaşamı üzerinde nasıl bir iklimsel etki yarattığına dair yeni bir model geliştirdi. Dev gök taşının dünyaya çarpmasıyla yer kabuğundan büyük miktarda tozun atmosfere yayıldığını belirten araştırmacılar, bu toz bulutunun uzun seneler dünyada gün ışığını perdelediği ve içinde yoğunlaşan sülfürik asit damlalarının yeryüzünde uzun vadeli soğumaya neden olduğunu söyledi. Gök taşının neden olduğu etkiyle atmosferdeki oksijen dengesinin bozulduğunu, birçok bitkinin öldüğünü belirten araştırmacılar, ölümlerin besin zincirindeki diğer canlıları da etkilediği, dinozorlar gibi büyük miktarda enerji harcayan, çok daha fazla oksijene ve besine ihtiyaç duyan türlerin yaşamını sürdürmesinin imkansız hale geldiğini vurguladı. Dinozorların doğal bir felaket sonucu tükendiği yönünde genel olarak kabul edilen görüşün kısmen yanlış olacağına dair yeni bir araştırma sonuçlara ulaşıldı. Columbia Üniversitesi’nden Steve Brusatte’nin liderliğindeki bir araştırma ekibi, “triceratop” gibi bazı büyük otçul türlerin sayısının 65 milyon yıl önceki toplu yok oluştan çok önce azaldığını ortaya koydu. Brusatte, “Dinozorların en güçlü oldukları dönemde yok olmalarına volkan patlamaları veya dünyaya çarpan bir göktaşı mı sebep oldu? Bizim bulgularımıza göre durum bundan çok daha karmaşık. Dinozorların başına, çoğunlukla anlatıldığı gibi ani bir felaket gelmemiş olabilir” şeklinde konuştu. Uzmanlar, dinozorların soylarının neden yok olduğunu anlayabilmek için farklı dinozor gruplarının geçtikleri biyolojik çeşitlilik evreleriyle ilgili verileri bir araya topladı.Bir grubun çeşitliliğindeki artışın, yeni türlere evrilme ve hayatta kalma şansını artırma anlamına gelebileceği vurgulandı. Aynı şekilde çeşitliliği azalan gruplarda da uzun vadede soyun tükenmesinin ilk işaretlerinin görüldüğü belirtildi. Araştırmada ördek gagalı “hadrosaurus” ve boynuzlu “ceratopsid” gibi türlerin biyolojik çeşitliliğinde 12 milyon yıl süren Kretase döneminde önemli bir gerileme olduğu ifade edildi. Fakat asıl garip olan “hadrosaurus”un biyolojik çeşitliliğinin Kuzey Amerika’da azalırken Asya’da artması oldu. Aynı dönemde zırhlı “ankylosaurus”, “tyrannosaurus” ve uzun boyunlu otçul “sauropod” gibi diğer dinozor gruplarının biyolojik çeşitliliği ya sabit kaldı ya da çok az arttı. Brusatte, “Genel görüşün aksine, Geç Kretase dönemi bir göktaşı çarpması sonucu alt üst olan statik bir ‘kayıp dünya’ değildi. Bazı dinozorlar bu dönemde dramatik değişimler yaşıyordu. Bu dönemde büyük otçullar uzun dönemli bir yok olma sürecine girdi, en azından Kuzey Amerika’da” dedi.
Çok uzun kısa gerek bana ödev icin
Cok uzun