Çemberlitaş Neden ve Ne Zaman Yapılmıştır?
İmparator I. Konstantin onuruna MS 330 yıllarında İstanbul’un yedi tepesinden biri olan ve günümüzdeki adıyla Çemberlitaş olarak bilinen semtteki tepeye dikilen sütun, her biri üç ton ağırlığında ve üç metre çapında olan bileziklerle birbirine bağlanmış toplam sekiz adet sütun ve bir kaidenin üst üste konulmasından oluşuyor. Bizans İmparatoru, uzunluğu o dönemde 57 metre olan bu sütunu Roma’da Apollon Tapınağı’ndan söktürmüştü. İlk yapıldığında, sütunun üzerinde, doğan güneşi selamlayan bir Apollon heykeli varken İstanbul’a dikildiğinde İmparator Konstantin bunun yerine kendi heykelini sütunun üstüne koydu. Yıldırım isabet etmesi nedeniyle 1081 yılında yanan ve üzerindeki heykel devrilen sütunu, 1. Aleksios Komnenos onarttı ve üzerine kaidesi olan bir başlık ile büyük bir haç koydurdu. Fatih Sultan Mehmed, İstanbul’u aldıktan sonra sütunun üzerindeki haçı indirdi ama Hristiyanlar’ın kutsal emanetlerinin oldukları yerde kalmasını istedi ve hücreyi açtırmadı.
İstanbul’un fethinden sonra Çemberlitaş ilk kez Yavuz Sultan Selim döneminde yenilendi, yapı spiral şekilde demirlerle çepeçevre kuşatıldı. Osmanlı döneminde,büyük bir yangın sonucu mermerleri zedelenen sütunu Sultan II. Mustafa, duvarla takviye ettirdi ve demir çemberlerle sardırarak sağlamlaştırdı. Bu yüzden sütunun o günden sonra adı ”Çemberlitaş” olarak anıldı. Çemberlitaş’ta gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları, önemli bilgileri de gün ışığına çıkardı. Tarihi kaynaklarda belirtilen yer altı odaları, radyo dalgaları sonucunda elde edilen grafikler sayesinde tespit edildi. Tarihi kaynaklara göre, bu odalarda İmparator Konstantin’in annesi Helena’nın Kudüs’ten getirdiği “Hazreti İsa’nın mezarına ait kutsal toprak, orijinal haç parçaları, çiviler, kaymak taşından yapılan kase, ekmek kırıntıları ve Hazreti Musa’ya ait taş ile Hazreti Lut’a ait olduğuna inanılan asa, Hazreti Nuh’un baltası ve Hazreti Süleyman’a ait olduğuna inanılan 7 kollu şamdan” bulunuyor.
Son Yorumlar