Havari Yahuda Hz İsa’ya İhanet Etti mi?

İngiliz yazar Jeffery Archer, yeni kitabında Hz.İsa’ya ihanet eden havari olarak bilinen Yahuda İskariyot’un (Querjoth adamı, güneydeki bir Yahudi köyü) aslında hain olmadığını, İsa’yı kurtarmak isterken ihanete uğradığını iddia etti. Mısır’da bir çöl mağarasında 1700 yıllık el yazması “Yahuda İncili”nin bulunması Da Vinci Şifresi kitabıyla başlayan Hıristiyanlığın tmel unsurlarıyla ilgili tartışmaları alevlendirmişti. Jeffrey Archer de, Yahuda İncili’ndeki bilgilerden yararlanarak yazdığı “The Gospel According to Judas” adlı kitabında Yahuda’nın oğlu olduğu tahmin edilen Bünyamin İşkaryot’un ağzından o günlerde yaşananları aktarıyor. Archer, kitabını, “akademik araştırma çerçevesinde yazılmış bir kurgu” olarak tanımlıyor. Kitap, 25 kısa bölüm ve ayetlerden oluşuyor. Kitaba göre, havari Yahuda İskariyot, çok sevdiği Hz.İsa’nın Tanrı tarafından yollandığına inanıyor, fakat onun Mesih olduğuna inanmıyordu. Yahuda, ölüme mahkum edilen İsa’yı kurtarmak istiyordu ve bir öğretmenle İsa’nın Kudüs’ten Celile’ye kaçırılması için plan yapmıştı. Ancak öğretmen, Kudüs’teki Yahudi büyükleriyle işbirliği yapan bir ajandı ve Yahuda’ya ihanet ederek İsa’yı ele verdi.

Hıristiyan inancına göre Yahuda İskariyot Hz. İsa’nın yakalanmasına ve çarmıha gerilerek idam edilmesine sebep olmuştur. Filistin deki Yahudiler Roma’nın işgali altındadır. Atanan bir Romalı Vali tarafından yönetilirler. İçişlerinde ise Başkâhin ve onun Yüksek Din Konseyi tarafından idare edilirler. Vali ile Başkâhin işbirliği içerisindedir. Halk ise bir kurtarıcı (Mesih) özlemiyle yanıp tutuşmaktadır.  Böyle bir siyasi atmosferde ortaya çıkan İsa’nın varlığı hem hahamlar topluluğunu ve hem de Romalı idarecileri endişelendirmiştir. Hıristiyan kaynaklarına göre İsa Yahuda tarafından ispiyon edilmiş önce Başkâhin Kayafas tarafından sonrada Vali Pontus Pilatus tarafından sorguya çekilip idama mahkûm edilmiştir.

Yahuda İskariyot, Hamursuz günlerinde, İsa’yı öperek yerini belli etmiş ve onun tutuklanmasını sağlamıştı. Karşılığında da, eski Kudüs Yahudi mahkemesinden 30 dinar almıştı. Anlatılanlara göre, Yahuda tövbe edip aldığı 30 dinarı geri ödemek istemiş; fakat teklifi kabul edilmeyerek, Yahudi mahkemesi hahamları tarafından kovulmuştu. Vicdan azabına dayanamayan Yahuda kendini asarak intihar etmişti. Yahuda’nın kendini astığı erguvan ağacı kötülüğün sembolü sayılmıştır. İngilizcede Judas Tree (Yahuda Ağacı). Rivayete göre erguvan, beyaz çiçekli bir ağaçtı. 13. havâri Yahuda İşkariot, İsaya ihânetinin verdiği vicdan azabıyla kendini astı. Aylardan mayıstı ve kendini astığı ağaç da erguvan ağacıydı. Böyle bir günahkârı ve böyle büyük bir utancı üzerinde taşıyor olmak ağaca çok ağır geldi. Bunun utancıyla bembeyaz çiçekleri kızarmaya başladı. Daha sonra morardı ve şimdiki rengini aldı. O gün bu gündür her mayıs ayı geldiğinde, erguvan ağaçları bu utanç verici hâdiseyi hatırlar ve kızarmaya başlarlar. Fakat havarilerin yazdıkları ise farklı bir gerçeği işaret ediyor: Yahuda parayı geri vermeye kalkışmadı, Kudüs’ün dışında bir tarla satın aldı. Bir gün yürürken yere düştü, karnı yarılınca bağırsakları ortaya döküldü ve öldü. Bundan dolayı, Kudüs sakinleri o araziyi Akaldema, Kanlı Tarla olarak adlandırıyor. Yahuda belki de bir cinayete kurban gitmişti! Çok şey bildiğine karar verilen İskaryot, Yahudi mahkemesinin adamları tarafından öldürülmüştü.